Ne aramıştınız

16 Kasım 2015 Pazartesi

BENİM ÇİPOHORTAM

   Babamın Giritli olması nedeniyle, Girit yemeklerine karşı ayrı bir sevdam vardır. Bir tek hohlus hariç (salyangoz yahnisi diyebiliriz). Onu tatmadım, tatmayı da düşünmem. Bir söz vardır: "Giritliler keçinin yediği her şeyi yerler" diye. Gerçekten de öyle. Enva-i çeşit ottan yemekler yapılır, hepsi de ayrı bir lezzete dönüşür Girit mutfağında. Çipohorta da bu lezzetlerden biri. Kelime olarak "bahçe otu" anlamına geliyor. Bahçesindeki yabani otları temizleyen, bitkilerini budayan Giritliler'in, onları atmaya kıyamayıp yemeğe dönüştürmesiyle oluşmuş bir lezzet. Girit kabağı ve kabak çiçeği, olmazsa olmaz malzemelerindendir. Onun dışında mevsimine göre farklı otlar, bitki yaprakları, filizler kullanılır. Tabi ben nereden bulayım kabak çiçeğini, Girit kabağını, filizi falan. Elimde olan malzemeleri kullanınca da yemeğin adı "benim çipohortam" oluverdi. Son derece sağlıklı, hafif ve diyete uygun bir yemek. Malzemeleri göz kararı kullanabilirsiniz. Belli bir ölçüsü yok.




Malzemeler:
1 adet kuru soğan
3-4 diş sarımsak
4-5 adet küçük, ince kabak 
2-3 adet domates
1 bağ kadar semizotu
1/2 bağ maydanoz
2-3 adet taze soğan
1-2 yemek kaşığı salça
Tuz
Zeytin yağı

Yapılışı:
Soğan ve sarımsağı ince ince doğrayıp az zeytin yağında öldürdüm. Kabakları uzunlamasına dörde böldüm. Diğer malzemeleri hafif irice doğradım. Tüm malzemeleri tencereye alıp üzerine su ilave ettim ve kapağını kapatarak kısık ateşte pişirdim.

Not: Hiç baharat kullanmadım. Benim yediğim girit yemeklerinde de, yemeğin kendi lezzeti değişmesin diye genelde baharat kullanılmıyor.

SADE, KURU BULGUR KÖFTESİ

   Köfte deyince normalde şekil verilebilir bir şey olması gerek ama ben başka bir isim bulamadım. 

   Hani insanın canı bazen bulgurlu bir şeyler çeker ya. İşte kız kardeşimle bulgura 'mecazen' aş erdiğimiz bir gün baktık ki dolapta yeşillik yok, patates ya da mercimek haşlasak o kadar beklemek istemiyoruz. Böyle bir tarif uydurdum. Hemen yapıp afiyetle yedik. Ayrıca çok beğendik. İyi ki yeşilliğimiz yokmuş. O sayede farklı ve lezzetli yeni bir tarifimiz oldu.

(Fotoğraflarımı, bebeğimden dolayı çok zor şartlar altında aceleyle çekmek zorunda kalıyorum. O yüzden ne fotoğraf kalitesini ne de sunum güzelliğine gereken özeni gösteremiyorum maalesef.)

Malzemeler: 
İki adet kuru soğan 
4-5 diş sarımsak
2-3 kaşık biber salçası 
1 adet domates
4 büyük çay bardağı ince bulgur (1-1,5 çay bardağı kadar sıcak su ile ıslatılacak)
1-2 limonun suyu
Tuz, baharat (taze nane, karabiber, yenibahar, zerdeçal ve kimyon kullandım)
1-1,5 çay bardağı kadar zeytinyağı

Yapılışı:
   Bulguru yoğurma kabına alıp üzerine sıcak su döktüm, karıştırarak her yerinin ıslanması sağladım ve kabın üstünü örttüm.
   Soğan ve sarımsağı incecik doğrayıp zeytin yağında kavurdum (normalde zeytin yağını bu şekilde kullanmam, sonradan eklerim yemeklere). Pembeleşmeden hemen önce salçayı ve baharatları ekleyip birlikte biraz daha kavurdum. Bu karışımı, yumuşamış olan bulgurun üzerine ilave ettim. Biraz soğuyunca rendelediğim domatesi ekleyip iyice yoğurdum. Tuzunu ayarlayıp limon suyunu da ekleyip karıştırdıktan sonra servis yaptım.

13 Kasım 2015 Cuma

SODALI MERMER KEK

   Çok güzel, puf puf bir kek tarifiyle geldim. Umarım deneyip beğenirsiniz.



Malzemeler:

2 yumurta
1 su bardağı şeker
1 su bardağı yoğurt
1/2 su bardağı zeytin yağı
1/2 şişe maden suyu (buna ek olarak, 1/4 şişe maden suyu da kakaolu kısım için kullanılacak) 
3 bardak un
1,5 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
3 yemek kaşığı kakao



Yapılışı:

Tüm malzemeleri önceden çıkarıp oda ısısına gelmelerini bekledim.
Yumurta ve şekeri, rengi iyice açılana, köpük köpük olana kadar çırptım. Zeytinyağı, yoğurt ve 1/2 şişe maden suyunu ekleyip azıcık daha çırptım. Un, kabartma tozu ve vanilyayı eleyerek ekledim, biraz daha çırptım. Kek harcının yarısını yağlanmış kalıba döktüm. Kalan yarısına, 1/4 şişe maden suyunu ve kakaoyu ekleyerek çırptım, onu da kalıba döktüm. Spatulayla, iki harcı biraz karıştırıp desen oluşturdum. 170 derecelik fırında kürdan testini geçene kadar pişirdim (yaklaşık 40-45 dakika kadar sürdü). 

31 Ekim 2015 Cumartesi

BAYAT EKMEK KÖFTESİ

   Aslında yıllar önce arşivime aldığım bir tarif vardı. Ama bir türlü denemeye sıra gelmedi. Benim gibi, elindeki malzemeyi atmayıp mutlaka değerlendiren, blogunu da sürekli güncel tuttuğu için naçizane takdir ettiğim sevgili tokideki ses 'in yaptığı ve çok övdüğü köfteler bana "artık ben de  yapmalıyım" dedirtti. Ve sonuç müthişti. Şimdiye kadar neden yapıp da afiyetle yemedim, yedirmedim diye çok hayıflandım. Bana kalırsa kıyma köftesini hiç aratmıyor lezzet konusunda. Ona yakın ama bence daha da güzel bir tadı var. İçine eklemeler yapıp değiştirmek de mümkün. Her türlü gideri var yani :) En kısa zamanda denemeli, bu lezzete siz de varmalısınız. Yalnız özellikle diyette olanlar dikkatli tüketsinler. Yediğimiz şey ne de olsa ekmek sonuçta. Bu arada lütfen fotoğrafların kusuruna bakmayın. Bebekle ancak bu kadar oluyor. Alelacele telefonla çekiyorum, fotoğraf makinesini elime alacak vakit olmuyor.
   



   Ben tarifi kendime uyarlayarak şu şekilde yaptım:

Malzemeler:
1/2 ekmek (bayat)
1 yumurta
1 orta boy kuru soğan
2-3 diş sarımsak
Birer kibrit kutusu kadar beyaz peynir ve kaşar peyniri
Baharatlar (kimyon, karabiber, kuru nane ve kuru kekik kullandım)
Tuz
1/2 çay bardağı kadar su (harcın kıvamına göre yavaş yavaş eklenecek)
1 su bardağı kadar haşlanıp didiklenmiş tavuk eti


Yapılışı:
Ekmeği rondodan geçirip ufaladım. Soğan, sarımsak, beyaz peynir ve kaşar peynirini de rondodan geçirdim. Su hariç tüm malzemeyi yoğurma kabına alıp iyice yoğurdum. Bu aşamada, harcım biraz kuru olduğu için 1/2 çay bardağına yakın su ekledim (yavaş yavaş, gerektiği kadar eklenmeli). Kıvam alınca, yarısını ayırıp, içine haşlanıp didiklenmiş tavuk eti ekledim. Ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp köfte şekli verdim. Az yağda, kıyma köftesi pişirir gibi arkalı önlü kızarttım. Aman dikkat! Bayat ekmek köfteleri çok çabuk kızarıyor. Sakın ocağın başından ayrılmayın.


16 Ekim 2015 Cuma

ÇİKOLATA PARÇALI KURABİYE/BİSKÜVİ

   Tamamen doğaçlama, bir anda ortaya çıkan ama tek kelimeyle enfes bir tarifim var. Mutlaka ama mutlaka denemenizi öneririm. Yalnız diyette olanlar denemesin, yemesin. Zira fazla tehlikeli. Biz tadına bakalım derken kendimizi durduramadık da :)
   Bu arada oğlumun yorumu: Anne ben daha önce böyle kurabiye yemedim :)
   Tamam, kendimi övmüş de olabilirim ama zannımca bu, kurabiye kıvamını normalde iyi tutturamıyor olmamdan kaynaklanıyor bence :))))



Malzemeler:
150 gr kadar tereyağı (hafif yumuşak)

1 küçük çay bardağı sıvı yağ

1 yumurta sarısı

1 tatlı kaşığı elma sirkesi

1 su bardağı pudra şekeri

2 + 3/4 su bardağı un

2 yemek kaşığı nişasta ( her biri tepeleme ile silme arası bir ölçüde)

1/2 çay kaşığı karbonat (kabartma tozum kalmamıştı. Bunun yerine 1/2 paket kabartma tozu da kullanılabilir)

80 gr lık bir paket çikolata (sütlü veya bitter)

Yapılışı:
Öncelikle fırını 170 der.ye ayarlayıp ısınmaya bıraktım.
Çikolatayı bıçakla küçük parçalara ayırdım.
Yoğurma kabına tereyağı, sıvı yağ, yumurta sarısı, sirke ve pudra şekerini koyup, pürüzsüz hale gelene kadar karıştırdım. 
Üzerine un, nişasta ve karbonatı ekleyip iyice yoğurdum. Ele yapışmayan ama yumuşak bir hamur oldu. En son çikolata parçalarını ekleyip yoğurdum. 
Hamuru merdaneyle 7-8 mm kalınlığında açıp üzerini elimle düzelttim.
Standart su bardağının ağzıyla yuvarlak parçalara ayırıp yağlı kağıt serdiğim tepsiye dizdim. (Pişerken biraz yayıldığı için çok sık dizmemek gerekiyor)
Isınmış fırına verdim. 15 dk kadar sonra, üzeri hafifçe kızarmış olarak fırından çıkardım.
   Bu da ağızda dağılan kurabiyemin içi:

7 Ekim 2015 Çarşamba

BLOGGERLAR NEREDE?

   Gerçekten merak ediyorum. Yıllar önce benim bu blogu açma konusunda heveslenmemi sağlayan, daha sonra internet araştırmalarım sırasında tanıdığım, nefis tariflerinden faydalandığım, mutfak konusunda kendi çapımda gelişmemi sağlayan birçok blogger arkadaşımın artık aktif olmadığını görüyorum. 
   Bebeğimden dolayı çok başaramasam da, elimden geldiğince blogumu güncellemeye çalışıyorum. Zaman zaman sizleri ziyarete geliyorum. Ama evde olmadığınızı görünce gerçekten çok ama çok üzülüyorum. 
   Umarım sesim yankı bulur, birileri yazdıklarımı görür ve sizleri yeniden bu sahalarda görürüz.

5 Ekim 2015 Pazartesi

KOLAY LİMONATA

   Narenciye zamanı geliyor. Hatta buralarda turfanda ürünler çıktı, tüketiyoruz. Bu tarifi yapmanın ve yaz için de malzeme stoklamanın vakti yakındır yani. Biz ailece çok sevdik. Denemeniz tavsiye olunur.



Malzemeler:
2 adet portakal
2 adet limon
Yeterince şeker(Bize 1-1,5 bardak şeker yetiyor. Siz damak zevkinize göre ayarlayın)-Arzuya göre, balla da tatlandırılabilir
1 tatlı kaşığı limon tuzu


Yapılışı:
Portakal ve limonlar iyice yıkanır. Kabuklarıyla birlikte irice doğranır, hep birlikte buzdolabı poşetine koyulup dondurucuya bırakılır. İyice donduktan sonra çıkarılıp, hafifçe gevşeyince şeker, limon tuzu ve bir bardak kadar da su ile birlikte blendıra alınır. Püre olana kadar çekilir. Daha sonra ince bir süzgeç ya da tülbentten geçirilerek süzülür. Yeterince su ilavesiyle içmeye hazır hale gelir(Suyun miktarını damak tadınıza göre ayarlayabilirsiniz. Benim ölçülerimle, fotoğraftaki sürahinin ayarında 1,5 sürahi kadar limonata çıkıyor).

Not: Meyve kabuklarının acısı hissedilmeyecek derecede az oluyor. Bizi hiç rahatsız etmiyor mesela. Ki oğlum da bayıla bayıla içiyor. 

   İster sıcak yaz günleri için dondurucuda portakal limon stoklayın, ister kışın yapıp bol bol C vitamininden faydalanın, gripten korunun. 

   Sağlık ve sevgi dolu günler... 

2 Ekim 2015 Cuma

BARBUNYA HUMUSU

   Zeytinyağlı barbunyayı ailece çok severiz. Sık sık da pişiririm. Yine barbunya yaptığım bir gün, evin küçük bireyinin peşinde koştururken ocağa koyduğum yemeği unutmuşum. Aklıma geldiğinde ise iş işten geçmiş, suyu neredeyse bitmiş ve barbunyalar da dağılma kıvamına gelmişti. E bir tencere yemeği atamazdım da. Ki israfı zaten hiç sevmem ve elimdeki malzemenin kullanabileceğim en küçük parçasını bile değerlendiririm. Yemeği kurtarmanın tek yolu, püre haline getirmekti. İçine birkaç ekleme yaptım, humusu nohut yerine barbunya ile yapmış oldum yani. 



   Kısaca, pişen barbunya yemeğine, yeterince tahin, birkaç diş sarımsak ve 1 limonun suyunu ekleyerek blendırdan geçirdim. Üzerine de biberli tereyağı gezdirip servis yaptım.




Nohutlu humus tarifim burada .








BAHARATLI, DİYETİMSİ-FİTİMSİ TAVA KEKİ :)

   Tarifini Cahide Sultan'ın tavada çikolatalı pasta 'sından esinlenerek oluşturdum. İnanılmaz pratik, lezzetli ve pamuk gibi bir kek oldu. Yalnız benim ilk denemem olduğu için süre ve ısı ayarını yapamadım ve kekimin altı yandı. Yanan kısmı bıçakla sıyırdım ben de. 

Not: Bu keki yaparken malzemelerim oda ısısında değildi. sadece yumurtaları 2-3 dk kadar ılık suda beklettim. Diğer tüm malzemeleri buzdolabından çıkardığım gibi kullandım. Ayrıca çırpma işlemini de kol gücüyle yaptım, mikser kullanıp köpürtmekle de uğraşmadım. Buna rağmen kıvamı çok iyiydi.


Malzemeler:

2 yumurta
1/2 su bardağı pekmez
1 portakal kabuğu rendesi
1/2 su bardağı sıvı yağ
1 pkt kabartma tozu
1 pkt vanilya
Arzu edilen miktarda zencefil, tarçın ve zerdeçal 
1 su bardağı kadar tam buğday unu
Alüminyum folyo
Yapışmaz tava

Yapılışı:
Yumurta ve pekmezi birlikte çırptım. Sıvı yağı ve portakal kabuğu rendesini ekleyip çırpmaya devam ettim. Un, kabartma tozu, vanilya ve baharatları da ekleyip iyice karıştırdım. Tavayı (orta boy teflon tava kullandım) sıvı yağ ile yağladım, kek harcını döktüm. Üzerine de cips şekline olan bitter çikolatadan dizdim (markasını hatırlayamadım şimdi, hani BİM'de satılanlardan). Büyük gözlü ocağın üzerine, orijinal tarifte anlatıldığı gibi iki kat alüminyum folyo serdim. Tavayı ocağa alıp altını yaktım, tavanın üzerini kapakla örterek 30 dk kadar pişirdim. Ama 20-25 dk pişirmem yeterli olacakmış aslında. Tavadan kokular gelince hemen altını kapattım. İçi pişmiş mi diye kürdan testi yapmaya hiç gerek kalmamıştı :) :) 
Tadı nefisti. Kesinlikle, gönül rahatlığıyla tavsiye edebileceğim, kurtarıcı bir kek oldu.

1 Ekim 2015 Perşembe

SİMİT TOSTU

   Çok basit ama bir o kadar da lezzetli bir tarifim var. Evde fazladan simit olduğu bir gün aklıma böyle bir şey yapmak geldi ve sonrasında her fırsatta kahvaltıya hazırlamaya başladım simit tostunu. Adı uydurma, yapılışı uydurma. Biz çok sevdik, bence siz de beğeneceksiniz.




Malzemeler:
- Yeterince simit (daha önce tarifini verdiğim şu SİMİT tarzında olanlardan; belki özel bir ismi de vardır. Ve bence diğer daha açık renkli olanlarla aynı lezzet yakalanamaz. Onların tadı biraz fazla şekerli oluyor çünkü)
- Dilimlenmiş ya da rendelenmiş kaşar
- Süt
Yapılışı:
Simitleri önce iki dilime ayırdım. Sonra da ortasını açacak şekilde böldüm. Aralarına yeterince kaşar yerleştirip kaşarların dökülmemesi için üzerine bastırarak sıkıştırdım. Daha sonra her yanını süte buladım ve ısınmış olan tost makinesinde pişirdim.
   
   Hepsi bu kadar. Anlatması da yapıp yemesi de çok basit. İster kahvaltıya, ister ikindi çayına hazırlayın. 

   Bu arada, blogumu pek güncel tutamama nedenim, fotoğrafta görülen o minik elin sahibi. Kendisini tutmak pek mümkün olmuyor, uyanıkken başka şeyle zaten ilgilenemiyorum, uykusu da sorunlu. Öyle olunca buralara uğrama fırsatını nadiren yakalıyorum. 

   Sevgilerimle...

2 Eylül 2015 Çarşamba

EV YAPIMI PUDİNG

 Canımın fena halde tatlı istediği bir gün yaptığım, çok lezzetli, hafif ve pratik bir puding/muhallebi tarifiyle geldim. Hazırlayıp pişirmesi yalnızca 10 dakikamı aldı. Siz de benim gibi tembel işi tarifleri seviyorsanız bu tarif de tam size göre. Yaz sıcakları bitmeden deneyip soğuk soğuk tüketin derim.


Fotoğrafı telefonla çektiğim için güzel çıkmamış. Ama artık bebekli bir bayan olduğum için böylesi daha pratik.

Malzemeler:
5 su bardağı süt
2 yemek kaşığı un (tepeleme)
2 yemek kaşığı nişasta (tepeleme)
3/4 su bardağı şeker
1 yumurta
1 tatlı kaşığı tereyağı
1 paket vanilya
1 muz
Bisküvi kırıntısı

Yapılışı:
Yumurtayı iyice çırptım. Süt, un, nişasta ve şekeri de ilave edip, topaklanma olmayacak şekilde karıştırdım. Ocağa aldım. Sürekli karıştırarak üzeri göz göz olana kadar kaynattım. Kaynamaya başladıktan 1-2 dakika sonra altını kapattım, vanilya ve tereyağını ekleyerek 5 dakika kadar çırptım. Suyla çalkaladığım küçük kare borcama pudingin yarısını yaydım. Üzerini düzeltip muz dilimlerini döşedim ve bisküvi kırıntısı serptim. Kalan pudingi de üzerine yaydım, en üste yine bisküvi kırıntısı serpip oda sıcaklığına gelince buzdolabına kaldırdım. 3-4 saat kadar sonra servis kaşığıyla, düzensiz bir şekilde porsiyonlara ayırıp servis yaptım.

 Not: Verdiğim ölçüler, küçük kare borcam için ideal oluyor.

27 Temmuz 2015 Pazartesi

ELMALI-PORTAKALLI ALT-ÜST KEKİ

Oğlumun okulundaki kermes için yaptığımnefis kekimin tarifi geliyor. Yumuşacık dokusuyla beni cezbetti, en kısa zamanda kendi ailem için yeniden yapacağım. Fotoğraf yine yok, üzgünüm.

Malzemeler:
3 yumurta
1,5 su bardağı şeker (standart, düz su bardağıyla)
1/2 su bardağı sıvı yağ
1 su bardağı süt
1 su bardağı portakal suyu (evde kan portakalı vardı, onu kullandım)
2 orta boy elma, kararmasını önlemek için de yeterince limon suyu
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
1 çay kaşığına yakın karbonat
2 çay kaşığı kadar tarçın

Yapılışı:
Öncelikle fırını 170 der.ye ayarlayıp ısınmaya bıraktım. 
Elmaları soyup dilimledim(elma dilimi), kararmaması için üzerine limon suyuna buladım.
Kelepçeli kalıbın içini yağlı kağıtla kaplayıp elmaları tabanına dizdim.
Un, karbonat, kabartma tozu ve vanilyayı birlikte eledim, tarçını ekledim.
Yumurta ve şekeri birlikte, mayonez kıvamına gelene kadar çırptım. Sıvı yağ, portakal suyu ve sütü ilave edip biraz daha çırptım. Kuru malzemeyi de ekleyip çırparak homojen bir karışım elde edince harcı elmaların üzerine döktüm. Isınmış fırına verdim. 45 dk kadar sonra kürdan testinden geçtiğinde fırından alıp ılımaya bıraktım. Yaklaşık olarak oda ısısına geldiğinde keki kalıptan, ters olarak bir tepsiye aldım ve yağlı kağıdı yavaşça sıyırarak çıkardım.

PORTAKALLI PUF KEKLER

Puf puf yumuşacık ve enfes oldu bu kekler. Valla sonucun bu kadar leziz olacağını hiç tahmin etmemiştim. Yine fotoğrafyok maalesef. Görüntüsü sıradan top kek.

Malzemeler:
2 yumurta
100 gr kadar tereyağı (oda sıcaklığında yumuşamış)
1 bardak süt
1 orta boy portakalın kabuğu(rende) ve suyu
1,5 bardak şeker
1pkt vanilya
1 pkt kabartma tozu
1/2 çay kaşığı karbonat
2-2,5 bardak un

Yapılışı:
Öncelikle fırınımızı 180 der.ye ayarlayıp ısıtalım.
Un, karbonat, kabartma tozu ve vanilyayı eleyelim. Yumurtaları köpürene kadar çırpalım. Şeker, süt ve tereyağını ekleyip çırpmaya devam edelim. Portakal kabuğu rendesi ve suyunu, ardından da unlu karışımı ilave edip çırpalım. Minik kek kağıtlarına paylaştırıp fırına verelim. (Kek kağıtlarını, silikon muffin kalıplarına ya da tepsi şeklindeki muffin kalıplarına koyarak kullanmak gerekiyor. Aksi halde hamurun etkisiyle yayılıyor ve şekilsiz kekler çıkıyor ortaya).

Not: 1- Tüm malzemeler oda sıcaklığında olmalı
         2- Bu ölçülerle 28 adet kek çıktı.

13 Temmuz 2015 Pazartesi

YULAF KEPEĞİ EKMEĞİ

Dukan'ın meşhur yulaf kepeğiyle bir ekmek hazırladım kendime. Aslında zaten bu malzemeyle bir ekmek tarifi varmış ama çok üşendim araştırmaya. Bir sabah kahvaltı hazırlarken 5 dk da uydurma tarifimle yaptım kendi ekmeğimi. Çok da güzel oldu. Karatay diyetine göre ekmek tüketimini kesmiştim ama bunun bir zararı olacağını sanmıyorum. Sonuçta un kullanmadım. Tadı da çok güzel oldu. Vereceğim ölçülerle 1 adet yumuşacık, puf puf ekmeğim oldu. Kahvaltı için fazla bile geldi bana. Fotoğraf yok ama görüntüsü aynı pankek gibi oluyor.


Malzemeler:
4 tepeleme yemek kaşığı yulaf kepeği
1 yumurta
1 yemek kaşığı yoğurt
Minicik bir tutam karbonat
Tuz
Yapılışı:
Yumurtayı çırpıp tüm diğer malzemeleri içine ekledim. İyice karıştırıp, çok az sıvıyağ eklediğim tavaya yassıltarak yerleştirdim (Bunu, ıslatılmış bir kaşıkla yaptım çünkü çok yapışıyor, elle yapılması mümkün değil). Arkalı önlü pişirdim. Hepsi bu. Hazırlanması ve pişmesi toplamda 5 dk falan aldı.

23 Haziran 2015 Salı

KOLAY BALIK KÖFTESİ

Pişirdiğiniz balıktan artanı kullanarak yapabileceğiniz nefis bir tarif. Ben fırında pişirdiğim çipuradan kalanlarla hazırlayıp, 5 dk içinde köfte olarak pişirdim. Oğlum çok sevdi. Tabi vereceğim ölçüler çok az, iki köfte ancak çıktı. siz fazlasını yapmak için malzeme miktarını yeterince artırırsınız.
Tavsiyem, bu tarifi ızgara veya fırında pişirilmiş balıkla yapmanız. Kızartılmış balık kullanırsanız ağır gelebilir. Benim oğlum sevdiyse, sizin çocuklarınız da sevecektir diyerek tarife geçiyorum (bu arada, evet yine fotoğraf yok, üzgünüm):
Malzemeler:
1/2 kase, pişmiş ve didiklenmiş balık eti
1 yumurta
2 kaşık un (tepeleme)
Çay kaşığının ucuyla karbonat
Tuz
2 kaşık kadar sıvıyağ
Yapılışı:
Sıvıyağ hariç diğer malzemeleri bir kapta iyice karıştırdım. Tavaya 2 kaşık sıvıyağ koydum. Balıklı harcı da (2 köfte olacak şekilde) tavaya koyup üzerine hafif bastırarak biraz yassılttım. Orta ateşte önlü arkalı kızarttım.

TARHANALI MERCİMEK ÇORBASI


  Tüm blog alemine merhaba diyerek başlayayım post girmeye. Keyifler yerindedir inşallah. Şöyle bir baktım da, yakından takip ettiğim birçok blogger arkadaşım uzun zamandır yeni post girmemiş. Kimisi haftalardır, kimisi aylardır... Hayırdır, herkese bir rehavet mi çöktü, gerçekten çok merak ettim. İnşallah yolundadır her şey. Ha sen kendine bak derseniz de, kendime bakamıyorum efendim :) Bakmam gereken iki evladım var ki bir tanesi henüz 13 aylık ve tüm gün peşinde koşturuyor. Bloguma uğrayamamamın, uğrasam da şöööyyyle bir bakıp çıkmamın sebebi budur. Bırakın post yazmayı, telefonda bile kimseyle konuşturmuyor zat-ı alileri. Neyse ki ramazan ayındayız da sahur vakti diye bir şey var. Bu vesileyle, herkesin mübarek ramazan ayını kutlamış olayım. Allah'ım tekrarını nasip etsin inşallah.

  Eveeet şimdi tarife geçebilirim sanırım. Fotoğrafsız tarif eklemekten hiç hoşlanmasam da, çöken bilgisayarım sağolsun, bir sürü tarifin fotoğrafı da onunla göçüp gitti. O yüzden özür diliyorum herkesten. Haydi birazcık hayal gücü. Gözünüzde ister tarhana, ister mercimek çorbası canlandırın. Zira çorbamız blendırdan geçeceği için tam da o ikisi gibi görünecek. Lezzeti çok çok yerinde bir çorba, onu da belirteyim.
  
Malzemeler:
½ su bardağı sarı mercimek
3-4 kaşık un tarhanası
½ çay bardağı bulgur
1 orta boy patates
1 orta boy kuru soğan
3 diş sarımsak
2 bardak et suyu
Yeterince su
Sıvıyağ
1 tatlı kaşığı zerdeçal
1 tatlı kaşığı kimyon
Tuz, karabiber

Yapılışı:
Mercimekler ayıklanıp yıkanır. Soğan, sarımsak ve patates soyulup iri iri doğranır. Tarhana, sıvıyağda hafifçe kavrulur. Üzerine mercimek, soğan, sarımsak eklenir. Et suyu ve su ilave edilerek, malzemeler iyice yumuşayıp dağılana kadar pişirilir. Tuzu ve baharatı eklenip blendırdan geçirilir. İstenirse üzerine biberli tereyağı gezdirilip limon eşliğinde servis yapılır.